7. Koçluk Konferansı – Öz’le Geleceğe

Geçen hafta inanılmaz ilham veren bir konferansa katıldım. Konferans, 16 Ekim 2019 tarihinde gerçekleşti. Bu etkinliğin amacı, koçluğun farklı alan ve disiplinlerle nasıl birleştiğini anlatmaktı.

Konuşmacılar kimlerdi?

Konferansa konuşmacı olarak, Ahmet Akın, Alla Kazajeva, Ann Ridone, Atilla Kıyak, Emre Başkan, Nasuh Mahruki, Nurdoğan Arkış, Ömer Şengüler ve H. Ulaş Özcan katıldı.

Hangi konular konuşuldu?

Konferansta;

Ahmet Akın iş ortamında yaratıcılık,

Alla Kazajeva koçluk kültürü,

Ann Ridone sosyal etki için koçluk,

Atilla Kıyak liderlik ve stratejik düşünme,

Emre Başkan iş dünyasında konfor alanı ve gelecek,

Nasuh Mahruki potansiyellerimize ulaşmak,

Nurdoğan Arkış hayatta yaptığımız seçimler,

Ömer Şengüler iş dünyasında nasıl başarılı olabiliriz,

H. Ulaş Özcan 2050 yılının bize ne getireceği, değerler ve kurumlar hakkında konuştu. ICF Türkiye Başkanları bir panelle konferansı noktaladı.

Neler ön plandaydı? Beni en çok neler etkiledi?

Konferasında temasına bakıldığında öz ve öz ile geleceğe gitmek en çok ön planda olan konulardı. Konuşmacılar bunlara farklı açılardan yaklaşıp, katılımcılara ilham oldular. Elbette bütün konuşmacılar ve yaklaşımları çok değerliydi fakat bana kattıkları yeni bakış açılarıyla en çok etkileyen birkaç konuşma vardı.

Ahmet Akın’ın konuşmasında kullandığı yaratıcılık tanımları ve örnekler beni çok etkiledi. Duchamp benim en sevdiğim sanatçılardan biri. Kavramsal ve çağdaş sanat, sanat anlayışımı değiştiren alanlar oldu. Ahmet Bey’in Duchamp’ın bir eserini kullanması, konuşmasını bende farklı bir boyuta taşıdı. Ek olarak klişelere yaklaşımı da bende yeni bir farkındalık oluşturdu.

Emre Başkan ve H. Ulaş Özcan ise analitik yaklaşımları ile çok değerli bilgiler verdiler. Sundukları veriler ile iş dünyasında baskın düşünceleri ve geleceğin bize neler getirebileceklerini anlattılar. İnsanların ne düşündüklerini somut olarak görmek, geleceği anlamayı kolaylaştırdı.

Son olarak, Nurdoğan Arkış kendimize ve diğerlerine nasıl yaklaşmamız gerektiğini çok güzel bir şekilde anlattı. Dinleyicilerini ben ve sen konumunu dışında, o – iletişimde olmayacağımız ama bizden etkilenebilecek diğer kişiler– konumunu da anlatarak çevremiz hakkında farklı bir bakış açısı kattı.

Yazıyı genel olarak toplamak gerekirse;

7. Koçluk Konferansı beni çok etkiledi. Birçok önemli kişiyle tanışma ve onların konuşmalarını dinleme fırsatı elde ettim. Hepsi bende ayrı izler bıraktı. Dinlediğim her konuşmadan beynime aldığım notlar ile çok güzel bir gün geçirdim.

*İlk ve son görsel ICF Türkiye’den alınmıştır.

‭Koçluk Nedir?‬ ‭İyi Bir Dinleyici Olmak‬

En son yaptığınız konuşmayı düşündüğünüzde ne kadar dinleyen ve konuşan taraftanız? Karşınızdaki kişi(ler) konuşma sonunda nasıl yüz ifadeleri ile yanınızdan ayrıldı?

Mevlana “Söz söylemek için önce duymak, dinlemek gerek, sen de söze dinlemek yolundan gir.” der. Yazar olan Celeste Headlee de, konuşmanın karşılıklı bir top yakalama oyunu olduğunu söylüyor. Eşit sayıda atma ve yakalama olmalı. Dinlemek verdiğim örneklere de bakılırsa, iletişimin en önemli etkenlerinden biri ve kötü bir dinleyici kötü bir konuşmacı oluyor.(1)

Dinlemek neden önemli?

Dinlemek karşı tarafı anlamayı ve karşı tarafın önemsediği şeyleri öğrenmeyi sağlar. Tartışmalara daha hızlı çözümler sunar ve en önemlisi kuvvetli ilişkiler kurmanızı sağlar. Dinlemenin ciddi ortamlarda katkısı ise, daha az hata ve zaman kaybı olur. (2) Tarihe baktığımız zaman iyi liderlerin ortak özelliklerinden biri iyi dinleyici olduğunu görüyoruz. Yoksa halkın onları benimsemeleri o kadar kolay olmayabilirdi. Dinlemek anlamayı ve anlama da güzel cevapları getiriyor. Don Miguel “Dört Anlaşma” kitabında düşüncelerimizin ifadesi olan sözü büyü olarak tanımlıyor. (3) İnsanlar duyulmak ve anlaşılmak istiyor.(4) İnsanlar sosyal hayvanlardır söylemi oldukça doğru.

Bir koç için dinlemek neden önemli?

İyi bir çözüm odaklı koç güzel sorular sorandır. Karşısındaki ile uyum içinde olan ve onu odak noktası yapandır. Akış içinde sezgisel olarak bir sonraki soruyu bulabilendir. (5) Karşısındaki kişinin ihtiyaçlarını onunla beraber anlayıp, tam da o ihtiyaca yönelik soruları sorandır. Kısa anlatmak gerekirse; koç iyi dinlemeyle koçluk alanla uyumu kurandır. Marilyn Atkinson yazısında iyi bir koç için orkestra yöneten bir şef gibi kemanlar ve pes sesleri aynı anda duyabilmeli diyor. Bu örnek bir görüşmede koçluk alanın söyledikleriyle beraber söylemedikleri, değerleri, inançları ve vurgularını duyma anlamına geliyor. (6)

Nasıl daha iyi dinleyebiliriz?

Günlük hayatta daha iyi dinlemek için karşımızdaki kişinin söylediklerini büyük bir ilgi ile dinlediğimizi belli edebiliriz. Bunun için karşı tarafa odaklanıp fiziksel anlamda da ona doğru dönmeliyiz. Vücut dili iletişimde ilişkiyi kuvvetlendiren bir şey. Konuşurken birisi siz yerine başka bir yere bakıyor veya dönük duruyorsa dinlenmediğinizi anlar ve rahatsız olursunuz. Bir başka önemli şey ise, karşı tarafın cümlelerini tamamlamasına izin vermektir. Birisinin sözünü kesmek, “Ben sana saygı duymuyorum.”, “Benim söyleyeceklerim seninkilerden daha önemli” ve benzeri anlamlara gelir. Bir başka yapabileceğiniz şey de, kendinizi karşınızdakinin yerine koymak. (7) Fakat burada çok önemli bir nokta var. Empati yapmak onun yaşadığını yaşadığınız anlamına gelmiyor. His, kişisel yaşanan ve deneyimlerimizi etkileyen bir şey. Bundan dolayı, o hissin kişideki anlamını bilmeden konuşayamayız. Yapılacak en güzel şey, “Bunu yaşamak sana ne hissettirdi?” ve “Senin için bu hissin anlamı nedir?” sorularını sormak olabilir. İnsanlar dinlenmek için konuşurlar ve karşınızdaki bu soruları sorduğunuzu duyarsa önemsendiğini hissedecektir. Dinlerken en önemli şey deminde yazdığım gibi karşınızdaki kişiye tam olarak odaklanmaktır. (8) Konuşma enerji ister. Eğer o an konuşmaya odaklanamayacak haldeyseniz, dürüst bir şekilde o an dinleyecek halde olmadığınızı ve başka bir zamanda daha dinleyebilecek halde olduğunuzu belirtebilirsiniz. (9)

Karşıdaki sizin gibi konuşmaya odaklanmıyorsa?

Eğer karşınızdaki sizin gibi odaklı değilse, ilgisini çekebilecek bir konu açabilirsiniz. Fakat konuşma çoktan bitmiş ve kişi vücut dilini de kapatmışsa, yapmanız gereken şey konuşmayı bitirmek. Konuşmak top atma ve yakalama oyunu. Sadece siz topu atamazsınız. (10)

Konuyu nasıl toparlarım?

Dinlemek, iletişimin en önemli yetkinliklerinden biri. İyi bir dinleyici iyi bir konuşmacı anlamına da gelir. İnsanlar anlaşılmak ve paylaşmak için konuşurlar. (11) İyi bir koç aynı zamanda çok da iyi bir dinleyici olmalıdır. Şahsi olarak, koçluk eğitimine başladığımdan beri insanlarla daha güzel bir iletişim içinde olduğumu söyleyebilirim. İnsanlar dinlenmek istiyor ve dinlendiğini anladıkça size daha da fazla önem veriyorlar. Biz sevgi varlıklarıyız. Anlaşılmak ve anlaşıldığımızı hissetmek, bizi motive eden etkenler. İnsanları yakınlığınıza göre ayırmanızda bunlar önemli rollere sahip. Ayrıca dinlemek sadece başkalarını değil, kendiniz için de çok faydalı bir şey. Kendinizi tanımak için kendinizi dinlemeli ve içinizdeki sizle bağınızı kuvvetlendirmelisiniz.

(1) How a great conversation is like a game of catch. İdeas.ted (blog), 19 Temmuz, 2016. Erişim 28 Haziran, 2019. https://ideas.ted.com/how-to-hear-the-world-through-your-chest/.

(2) Dianne Schilling, 10 Steps To Effective Listening, son güncelleme 9 Kasım, 2012, https://www.forbes.com/sites/womensmedia/2012/11/09/10-steps-to-effective-listening/#904c79b38918

(3) Ruiz, Miguel, Dört Anlaşma: Toltek Bilgelik Kitabı. İstanbul: Kuıraldışı Yayıncılık, 2017.

(4) How a great conversation is like a game of catch. İdeas.ted (blog), 19 Temmuz, 2016. Erişim 28 Haziran, 2019. https://ideas.ted.com/how-to-hear-the-world-through-your-chest/.

(5) Marilyn Atkinson, Listening Skills of a Master Coach, son güncelleme 29 Mart, 2018. Erişim 28 Haziran, 2019. https://ideas.ted.com/how-to-hear-the-world-through-your-chest/.

(6) Marilyn Atkinson, Listening Skills of a Master Coach, son güncelleme 29 Mart, 2018. Erişim 28 Haziran, 2019. https://ideas.ted.com/how-to-hear-the-world-through-your-chest/.

(7) Dianne Schilling, 10 Steps To Effective Listening, son güncelleme 9 Kasım, 2012, https://www.forbes.com/sites/womensmedia/2012/11/09/10-steps-to-effective-listening/#904c79b38918

(8) Dianne Schilling, 10 Steps To Effective Listening, son güncelleme 9 Kasım, 2012, https://www.forbes.com/sites/womensmedia/2012/11/09/10-steps-to-effective-listening/#904c79b38918

(9) How a great conversation is like a game of catch. İdeas.ted (blog), 19 Temmuz, 2016. Erişim 28 Haziran, 2019. https://ideas.ted.com/how-to-hear-the-world-through-your-chest/.

(10) How a great conversation is like a game of catch. İdeas.ted (blog), 19 Temmuz, 2016. Erişim 28 Haziran, 2019. https://ideas.ted.com/how-to-hear-the-world-through-your-chest/.

(11) How a great conversation is like a game of catch. İdeas.ted (blog), 19 Temmuz, 2016. Erişim 28 Haziran, 2019. https://ideas.ted.com/how-to-hear-the-world-through-your-chest/.

Koçluk Nedir? Dünya Oyunu

Biz teknoloji, bilim, iletişim ve diğer alanlarda olan gelişmelere bakarsak en ayrıcalıklı ve rahat yaşayan insanlarız. Yaşamak için daha heyecan verici bir dönem daha olmadı. 21. Yüyzılın gelişmeleri ile yıldızlara ulaşabilir, istediğimiz kişiyle hemen iletişim kurabilir ve istediğimiz hayatı yaratabiliriz. Büyük ve küçük kavramları ise yeni anlamlarıyla gelişim ve ilerlemeye bakış açımızı değiştirdi. Artık bir şirketin veya başka şeylerin büyük veya küçük olması sürdürebilirliği ile bağlantılı. (1)

İlk yazımda da kullandığım bu kısım, günümüz dünyasını en güzel şekilde anlatıyor. Bir saniyede başarılı olabilir ve aklınıza bile gelemeyen alanlarda ilerleyebilirsiniz. Bu yeni dünya bize yeni bakış açıları sunarken sorunları çözmek için yollar da gösteriyor. Bu yazımda koçluğun tanımını yaparken biraz daha sosyal bir seviyeye çıkıp dünya oyunu metaforundan bahsedeceğim. Dünya oyunu metaforu Marilyn Atkinson tarafından sunulmuş yeni bir tanım. Bir koç olarak dünya oyuncusu olmak beni mutlu eden katkılarından biri.

Dünya oyunu nedir?

Çözüm odaklı koçluk yapıcı bir düşünce sistemine sahip. Farklı düşünce yapıları, kapalı uçlu konuşmaları ve otoriter yapıları oluşturuyor. Bunu aşmak için insanların taze bir bakış açısına sahip olmaları gerekiyor. Dünya oyunu taze bakış açısını getirebilecek yollardan biri. Evet/hayır düşünme sistemi insanlara daha dar açıdan baktırırken, dünya oyunu evet /ve düşünme sistemini oluşturuyor. (2)

Evet/ve nedir?

Çözüm odaklı koçluğun en güzel yanlarından biri farketmediğiniz diğer bakış açılarınızı görmeye başlamak. Başka bir deyişle; bir şeyi birden fazla sizi destekleyen şekilde yapabilmek. Beynimiz bir şeyi nasıl deneyimlediğimizden bağımsız her şeyi olumlu algılar. Bir şeyi yaşıyor olmak onu o şekilde kaydetmek için yeterlidir. Tatmin olmama durumuna geldiğiniz noktaya kadar her şey bizim için normaldir. Farklı noktalardan bakmak, başka çözümlerin de olduğunu gösterir. Bu kısmı toparlamak gerekirse; evet/hayır düşünme sistemi bizi iki odakla düşündürürken evet/ve düşünme sistemi bize bütün yelpazeyi gösterir. (3)

Neden oyun?

Marilyn Atkinson bir röportajda dünya oyununu anlatırken gelecekte de devam edebilecek, “ben oynamak ister miyim ?” sorusunu soracağımız ve evet cevabını vereceğimiz bir yaşam oluşturmaktan bahsediyor. Oyun geleceği sürdürebilir şekilde devam ettirmemiz için kullanılan bir metafor. (4)

Bu oyun nasıl oynanır?

Bu oyun Biz olarak oynanır. Biz olmak insanların yaş, cinsiyet, ırk, din, engel, politik ideolojiler, tarih ve meslek farketmeksizin birlik olması ve birleşmesi anlamına geliyor. Bu hepimizin dünyayı daha iyi bir yer yaptığı bir oyun. Biz bir bütünün parçası olarak bütünlüğümüze geri döner ve insanlığın iyiliği için beraber hareket edersek dünya daha güzel bir yer olur. Başka bir deyişle dünyaya daha geniş bakarsak daha zengin bir yaşam yaratırız. (5) Tarihe baktığımızda bu düşünceye ilham olan kişilerden biri Galileo. Galileo mühendis, matematikçi ve birçok ünvana sahip. Fakat, onu ilham kaynağı yapan ünvanlarından biri teleskobun yaratıcısı olması. Galileo teleskobu icat ederek bir gerçeğin nasıl yeniden inşa edilebileceğini gösterdi. İnsanlar Jupiter’in 4 ayını görebiliceklerdi. O zamanın inançları ve gerçeklerine bakıldığında, gökyüzüne bakabilmek akla gelmeyecek bir düşünceydi. Bu icat onun gelecek algısı ve oluşan resme ne kadar bağlı olduğunu gösterdi. (6)

Yazdıklarım genel olarak toparlarsam;

Gerçeklik herkese göre değişen ve anlamı bulunan duruma göre çeşitlilik de getiren bir şey. Bundan dolayı aynı gözüken olaylar ve durumlar farklı şekilde görülebiliniyor. (7) Bu maalesef fikir ayrılıkları ve sonra da dünyanın geleceğini tehlikeye sokabilecek sonuçlara yol açabiliyor. Bizim yapmamız gereken farklılıkları avantaja çevirip Galileo’nun yarattığı gibi potansiyellerimizin birleştiği yeni bir gerçeklik yaratmak.(8) Biz bir şeyin parçasıyız ve o da bizim. Getirdiği farklı bakış açıları ile koçluk bu şekilde çok güzel bir araç. Bir şeyi düşünürken kendimize neden, nasıl, ne ve kim için sorularını sormamız gerekiyor. (9) Bu soruları sorarken kıvılcım anını kullanmamız gerekiyor. Malcolm Gladwell kitabında kıvılcım anı dediğimiz anı şu şekilde tanımlıyor;

Bir fikrin, bir trendin veya davranış biçiminin, herhangi bir nedenle bir eşiği aştıktan sonra hızla yayılmaya başladığı o büyülü nokta.

Kitabın kabında sorduğu “Küçük şeyler nasıl büyük farklar yaratır?” sorusu da gerçekten akılda kalıyor. Bu büyülü nokta insanların biz olarak taze bir bakış açısı yaratmasını sağlayan araç. (10) Bu nokta ile daha sürdürebilir bir gelecek daha hızlı oluşur ve torunlarımıza yaşanabilir bir dünya bırakırız. (11) Yazımı bitirirken izninizle size son bir soru sormak istiyorum; O küçük şeyleri farkettiğinizde hayatınızda nasıl farklılıklar görürsünüz?

(1) 21st Century Coaching Reality, son güncelleme 2018, https://theworldgame.org/en/21st-century-coaching-reality

(2) Podcast: The World Game with Marilyn Atkinson, son güncelleme 26 Mart, 2019, https://erickson.edu/podcast-world-game-marilyn-atkinson

(3) Podcast: The World Game with Marilyn Atkinson, son güncelleme 26 Mart, 2019, https://erickson.edu/podcast-world-game-marilyn-atkinson

(4) Podcast: The World Game with Marilyn Atkinson, son güncelleme 26 Mart, 2019, https://erickson.edu/podcast-world-game-marilyn-atkinson

(5) About WG, erişim 18 Mayıs, 2019,https://theworldgame.org/en/about-wg

(6) Marilyn Atkinson, The Vision Of Galileo – Part one, erişim 16 Haziran, 2019 https://theworldgame.org/en/the-vision-of-galileo

(7) Peter Stefanyi, Facts in a complex world are observer dependent, son güncelleme Mart 2019, https://theworldgame.org/en/facts-in-a-complex-world-are-observer-dependent

(8) Marilyn Atkinson, The Vision Of Galileo – Part one, erişim 16 Haziran, 2019 https://theworldgame.org/en/the-vision-of-galileo

(9) Podcast: The World Game with Marilyn Atkinson, son güncelleme 26 Mart, 2019, https://erickson.edu/podcast-world-game-marilyn-atkinson

(10) Malcolm Gladwell The Tipping Point – Kıvılcım Anı kitabının tanıtım bülteni*

(11) Podcast: The World Game with Marilyn Atkinson, son güncelleme 26 Mart, 2019, https://erickson.edu/podcast-world-game-marilyn-atkinson

Koçluk Nedir? Tam Olmak

Tamlık nedir? Nasıl tam olabiliriz?

Tamlık bütünlüğün olma durumudur. Bir insanın tam olma hali ise beyin, kalp ve bağırsak – dilimizde sezgi ve içgüdü anlamına gelen gut feeling– üçlüsünün dengede olduğu zaman. Bunlar üç temel düşünce ve karar verme merkezlerimiz. Onları iletişim içinde tutan ise vagus siniri. Vagus siniri merkezi sinir sisteminde bütün sistemi dolaşan sinir. Latince anlamı ise tam olarak da dolaşan sinir. Dolaşan kelimesi sinirin hem fiziksel hem de zihinsel anlamda onun bizim için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Fiziksel anlamda beyin, kalp ve bağırsak üçgenini bağlarken, dolaşan kelimesini gezgin anlamında da düşündüğümüzde içimizdeki merakı canlı tutuyor. (1)

Yazıma neden vagus siniri hakkında yazarak başladım?

Koçluğun tanımlarından biri -kendi metaforumla- temiz bir odada olmak. Nasıl bunu yazabilirim diye düşünürken kaynaklar beni vagus sinirine götürdü. Kısa bir beyin fırtınası ve araştırma yaptıktan sonra beyaz bir odada olmanın benim için tam olmak olduğunu anladım.

Tam olmak neden önemli?

Tam olmak çözüm odaklı koçluğun Milton Erickson’ın da söylediği gibi her insanın tam ve bütün olduğunu destekleyen tanımlarından biri. Erickson’ın ilkelerinden devam edersek, her insan ihtiyaç duyduğu kaynaklara sahip. Fakat; öz farkındalık olmadan kaynakları göremeyiz. Öz farkındalık vagus siniri ve koçluğun insanlara ortak katkısı. Biraz daha açıklamamız gerekirse, tam olmak istediğimiz her şeyin olduğu, istediğinizi bildiğiniz ve azla çok olduğumuz durum.

Öz farkındalık için neler yapmalıyız?

Kendimizi anlamamız ve keşfetmemiz çok önemli. Herkesin potansiyeli farklıdır. Önceliklerimiz ve hayatımızı da bu potansiyele göre şekillendirmeliyiz. Daha edebi açıklamak gerekirse, herkes kendi hikayesinin kahramanıdır. Hikayenizde dağların mı yoksa denizlerin mi olacağını siz bilebilirsiniz. Sadece siz oralarda ilerleyebilir ve ilerlerken neleri kullanabileceğinizi bilebilirsiniz. Sihir düşündüğünüzden de gerçek bir şey. Aslında her değişim o büyük sihrin bir parçası. Bir şeyin tam da istediğiniz gibi olması için sihirli bir değneğin ucundan çıkan parıltıya gerek yok. Kendinizi ne kadar iyi tanıyorsanız o kadar o değnek ve ucundaki parıltısınız. Bir şeyi niyet edip ona odaklanırsanız istediğiniz her şey gerçekleşir. (2) Kaynak ne kadar size aitse dileğinizin gerçekleşmesi o kadar mümkündür. Bundan önceki yazımda da yazdığım gibi “Bunu gerçekten istiyor muyum?” sorusu bir şeyi isteyip istemediğinizi gösterir.

Genel olarak yazıyı toplamak gerekirse;

Tam olmak benim için koçluğun önemli tanımlarından biri. Çözüm odaklı koçluk ile tanıştığımda deneyimlediğim en güzel şeylerden biri tam olmayı öğrenmek oldu. Bunun içinse öz farkındalık en önemli etken. Biz insanlara biyolojik olarak da baktığımızda sinir sistemimiz tam olmamız için bize bütün kaynakları sunmuş. Nasıl hislerimiz deneyimlerle oluşuyor (3), vücudumuz da iç dengemizi korumak için her şeye sahip. Bu bütünlüğü korumak için de tam da ihtiyacınız olan kaynağa sahipsiniz. Bu kaynağın sizde olduğu farkındalığında bir yap-boz olsanız tam olmak için neler yapardınız?

(1) ”ICF Turkey Talks #11 – Ebru Oğuş, PCC – Koçun Varlığı ve Farkındalığı”, YouTube Video, 10:27, “ ICF Türkiye” , 4 Nisan, https://youtu.be/8yJ7lh2hgAA

(2) Aligning Intention and Attention to Achieve Dream Life, son güncelleme 13 Kasım, 2018, https://erickson.edu/aligning-intention-and-attention-achieve-your-dream-life

(3)Feldman Barret, Lisa. “ You aren’t at the mercy of your emotions – your brain creates them” Filmed 2017. TED video, 18:28. https://www.ted.com/talks/lisa_feldman_barrett_you_aren_t_at_the_mercy_of_your_emotions_your_brain_creates_them

Koçluk Nedir? İstemeyi Öğrenmek

Varsayın bugünden geleceğe tam da sizi yansıtan bir isteğiniz var ve gerçekleşmesini istiyorsunuz. Nasıl istersiniz?

Aslında cevaplaması çok kolay bir soru. Benim aklıma istediğim şeyi paylaşmak veya yazarak ona ulaşmak için neler yapabileceğimi düşünmek geliyor. Fakat, isteğinizin duyulması ve gerçekleştirmesi için atmanız gereken çok önemli bir adım var; en net ve basit şekilde istemek. Aynı anda iki veya daha fazla şeyi isterseniz istekleriniz gerçekleşmeyebilir. Birşeyi isterken tekil ifadeler kullanmanız gerekir. Örnek vermek gerekirse; “Bugün bu ve şu işim bitsin.” birşeyi istemek için karışık bir ifade. Böyle bir durumda isteğinizi önceleliklerinize göre sıralandırmanız gerekir.

Öncelik koymak neden önemli?

Bir şeye öncelik koymak yolunuzu netleştirir. İstediklerinize daha kısa yollardan ulaşabilirsiniz.

Öncelikleri nasıl belirleyebilirsiniz?

”Bunlardan hangisini öncelikle istiyorum?” ve “ Bunlardan hangisi beni tam da istediğim noktaya götürür?” gibi sorular öncelik belirlemenizde faydalı olacaktır.

Koçluğun istemeyi öğrenmek ile nasıl bir bağlantısı var?

Koçluk görüşmelerinde koçların belki de en önemli görevlerinden biri koçluk alan kişi odaklı ucu açık kuvvetli sorular sorarak yönlendirme yapmadan ilham vermektir. Görüşme sırasında kişinin odağını birşeye indirir ve sadece onu düşünmesini sağlar. Böylece koçluk alan isteğini daha kuvvetli bir şekilde iletir. Marlyn Atkinson bir yazısında niyet etme ile dikkat konusunda bahsediyor. İkisinin birleştiği yerde istekleriniz en başından arzuladığınız şekilde gerçekleşiyor. (1)

Niyet ve dikkati nasıl birleştirebilirsiniz?

Burada bir şeyi tam olarak istemek çok önemli. Bir şeyi ne kadar çok isterseniz, gerçekleşmesi o kadar hızlı olur. Bazen başka kişilerin, hatta film kahramanları gibi olmayan kişilerin isteklerini de, kendimizin gibi algılayabiliriz. Bu noktada “Bunu gerçekten ben mi istiyorum?” sorusu çok faydalı olabilir. Bir şeyi isteme derecemiz ona verdiğimiz dikkati oluşturur. Bir örnek vermek gerekirse; arkadaşınızla ortak bir konuya ilgi duyuyorsanız arkadaşınızın istekleri de sizinmiş gibi gözükebilir. Bir arkadaşınız bir şarkıcıyı seviyor diye siz de aynı şarkıları dinliyor hatta söylüyor bile olabilirsiniz.

Niyetin nereden geldiğini anlamak bundan dolayı oldukça önemlidir. (2)

Ek olarak Dr. Joe Dispenza niyet konusunda çok değerli bir açıklama yapıyor. Niyet etme ile insanlar beyinlerinde oluşan bir fotoğraf yaratıyorlar. Burada önemli olan o fotoğrafta gördüğünüzü kararlı bir şekilde yaşıyor hale gelmeniz. Başka bir deyişle niyetinizi korumak. Bu noktada tamlık hissini onu yaşayan halinize geçirmeniz ve bilinçaltınıza gerçekliğini kanıtlamanız gerekiyor. (3)

Konuyu toparlamak gerekirse;

İstemeyi öğrenmek benim şahsi olarak deneyimlediğim ve herkesin de yaşamasını istediğim bir durum. Erickson Koçluğu hem koçluk alan hem de koç konumlarımda bana gerçekten isteme ile istediğimi sanma arasındaki farkı gösterdi. Niyet ve dikkat istemenin en önemli etkenleri. Bu ikisini birleştirdiğinizde herşey kolayca istediğiniz gibi olur.

(1) Aligning Intention and Attention to Achieve Dream Life, son güncelleme 13 Kasım, 2018, https://erickson.edu/aligning-intention-and-attention-achieve-your-dream-life

(2) Aligning Intention and Attention to Achieve Dream Life, son güncelleme 13 Kasım, 2018, https://erickson.edu/aligning-intention-and-attention-achieve-your-dream-life

(3) ”Dr. Joe Dispenza Defining Intention”, YouTube Video, 22:24, “ Rewire Me” , 2 Kasım, 2015, https://youtu.be/WP1yPCLJ6_s

Koçluk Nedir?

Dünya değişiyor ve yaşam için dinamiklere de yansımaları oluyor. Yıldızlara gerçekten ulaşabilip Mars’dan arsa alabildiğimiz bir zamanda yaşıyoruz. Dünya teknoloji, ekonomi, iletişim ve bilimin gelişmesiyle yaşanılması heyecanlı bir yere dönüşüyor. Şuan üstünde bulunduğumuz dünya yenilik ve gelişim dolu. Küçük ve büyük arasında o kadar da fark yok. (1) Tek fark sizin zengin kaynaklarınızı nasıl kullandığınız.

Herşey bu kadar olağan ve neredeyse eşitse biz neler yaparsak kuvvetli bir adım atabiliriz?

21. Yüzyıl insanların kendine dönmeleri için en iyi zaman. (2) Kendimize odaklanıp gerçekten neleri istediğimizi anlamak bizi en ileriye götürecek adım. Bunun içinde kendimize sorular sorup onunla beraber yürüyebiliriz. Farkındalık ve bütünlük bize tam da istediğimiz o konuma gideceğimiz yolu getirecektir.

Çözüm Odaklı Koçluğun katkıları neler?

Çözüm odaklı koçluk kişisel farkındalık ve bütünlük için araç sağlayacak alanlardan biri. Aslında her davranış ve inancımız beynimizde nöronların birbirleri ile bağlantılı olmasıyla oluşuyor. Hergün bu bağlantıların yenileri oluşarak yeni alışkanlıklar ve seçimlerimizi yaratıyor. (3) Çözüm odaklı koçluk bu bağlantılar oluşurken bizi en çok destekleyecek ucu açık güçlü sorular ile dilediğimiz o konumu ulaşabilinir bir nokta haline getiriyor. Sizinle bir kaç noktadan oluşan koçluk tanımı hakkında yazılar paylaşacağım. Fakat, koçluk hakkında genel olarak konuşmak gerekirse, Milton Erickson’ın ilkeleri koçluğu en açık şekilde anlatan kuramlardan biri. Erickson 5 ilke ile insanların ne kadar muhteşem varlıklar olduğunu anlatıyor. İlkeler;

Her insan tam ve bütün.

Her insan ihtiyaç duyduğu kaynaklara sahip.

Her insan o anda bildiğinin en iyisini seçtiğini.

Her davranışın altında olumlu bir değer olduğunu.

Değişimin kaçınılmaz olduğunu belirtiyor.

Marilyn Atkinson bir yazısında prensipleri yüz güldürecek çok güzel bir şekilde anlatıyor. Kısaca yazacak olursam; farkında olmadığın o kadar fazla kaynak ve o kaynakları bulacağın yolun var ki dış kaynaklara ihtiyacın düşündüğünden daha az diyor. (4)

Bir çözüm odaklı koç bu katkıları ne yaparak sağlar?

Çözüm odaklı koçun tek aracı ucu açık güçlü sorular. Koçluk alan kişiye bu soruları sorarak ona yolunda ilerlemesi için ilham veriyor. Yolun başından sonuna kadar tek lider koçluk alan kişi.

Genel olarak Çözüm Odaklı Koçluğa Bakış nasıl olur?

Dünyanın hızla değiştiği ve kişisel farkındalığımızın en önemli şeylerden biri olduğu bir çağda yaşıyoruz. Makineleşme, teknoloji ve diğer alanlardaki gelişmeler bizlere inanılmaz kaynaklar sunarken kendimizi daha iyi tanımalı ve bu kaynakları kişisel gelişimimizi de olumlu etkileyecek şekilde kullanmalıyız. Makineleşmenin hızlanmasıyla beraber insanları olumsuz yönde etkileyebilecekken bunu aşmak için kendimizi iyi tanımalı ve seçimlerimizi kendimizi tanıyarak yapmalıyız. Çözüm odaklı koçluk bakışı ile bugünden geleceğe istediklerimizi görebilir ve yolumuzda ilerleyebiliriz.

(1) 21st Century Coaching Reality, son güncelleme 2018, https://theworldgame.org/en/21st-century-coaching-reality

(2) The Erickson Approach to Inspiring Change, son güncelleme 13 Mayıs, 2019, https://erickson.edu/erickson-approach-inspiring-change

(3) The Neuroscience of Behavior Change, son güncelleme 8 Ağustos, 2017, https://healthtransformer.co/the-neuroscience-of-behavior-change-bcb567fa83c1

(4) The Erickson Approach to Inspiring Change, son güncelleme 13 Mayıs, 2019, https://erickson.edu/erickson-approach-inspiring-change