The Trembling Giant – Titreyen Dev

Ataol Behramoğlu değerli “Yaşadıklarımdan Öğrendiğim Bir Şey Var” şiirinin bir kıtasında ;

“Kucakladın mı sımsıkı kucaklayacaksın arkadaşını

Kavgaya tüm kaslarınla, gövdenle, tutkunla gireceksin

Ve uzandın mı bir kez sımsıcak kumlara

Bir kum tanesi gibi, bir yaprak gibi, bir taş gibi dinleneceksin.” der. Behramoğlu’nun şiiri beni etkileyen en güzel şiirlerden biri. Tam olarak sevmeyi ve yaşamayı anlatıyor.

Bu şiir nasıl aklıma geldi?

Jimmy Stofer’ın yeni parçası Trembling Giant’ın – Titreyen Dev- videosunu seyrederken tam da bahsettiğim sevmeyi hissettim. Video beni derinden etkiledi. Arina Shabanova da video için harika bir animasyon hazırladı. Parçanın esin kaynağı ise, bir ağaç olan Pando. Titrek Kavak olarak da bildiğimiz Amerika’nın Utah eyaletinde bulunan Pando, sanatçı için umut olmuş. Pando çok özel bir ağaç. Dünyada yaşayan en yaşlı varlıklardan birisi.

Bu ağaç neden önemli?

Ece Burgaz yazısında “Her türlü virüse, sert hava koşuluna ve yangına karşı da kendini koruyabilmiş. Çünkü nasıl adapte olacağını, köklerinden nasıl yeni ağaçlar vereceğini sezgisel olarak biliyor.” diyor. Tam bu özellikleri de, onu çok özel yapıyor. Bu ağacın son Buzul Çağı’ndan beri dünyada yaşadığı düşünülüyor. Koloni olarak yaşıyor. Koloninin her parçası genetik olarak aynı ve birbirleri ile köklerinden bağlılar.

Ağacın fiziksel dışında beni etkileyen bir başka özelliği ise, isminin latince “I spread”, yayılıyorum, anlamına gelmesi. Bu noktaya bir çok açıdan bakabiliriz. Doğanın ne kadar kuvvetli olduğunu her bakış açısından gösteriyor.

Videoyu anlatmak gerekirse;

Video Burgaz’ın da yazdığı gibi “insanların ve tüm dünyanın bu orman gibi birbirine bağlı bir tek organizma” metaforu üzerine kurulmuş. Videoda, Pando bir insana dönüşüyor ve zaman içinde yolculuğunu bizimle paylaşıyor. Videoda Matisse’den Andy Warhol’a kadar sanat tarihi referansları bulunuyor.

Videoyu nasıl özetlerim?

Jimmy Stofer ve Arina Shabanova inanılmaz bir şey çıkarmışlar. Videoyu seyrederken müziğin tonları ve ağacın duygularını derinden hissettim. Pando nasıl Stofer’e umut verdiyse, videonun bir noktasında ben de umutlandım, daha fazla detay vermemek için yazmıyorum. Doğa ile özellikle daha barışık olmamız gereken bu zamanlarda inanılmaz bir çalışma olmuş.

Ece Burgaz, İnsanın Ormanları Yok Etme Hırsına Direnen Titrek Kavak, son güncelleme 3 Eylül, 2019, https://bigumigu.com/haber/titreyen-dev-insanin-ormanlari-yok-etme-hirsina-direnen-titrek-kavak/

Gelecek nesiller için neler yapabiliriz?

İnsanların da süper kahramanlar gibi süper güçleri var! Zihinsel zaman yolculuğu! Bu gücümüz ile medeniyetleri, geçmişi ve geleceğimizi yarattık. (1)

Bu gücü daha güzel bir gelecek yaratmak için nasıl kullanabiliriz?

Çeyrek dönem karı artıran pazarların ortasında anında memnuniyet kazanmayı teşvik eden bir kültürde yaşıyoruz. Toplumların gelecek nesilleri düşünmek için hiç bu kadar önemli zamanı olmamıştı. Daha sıcak bir gezegen ve artan eşitsizliğin gelecekteki tehditlerine hazırlanmalı ve geleceğe yatırım yapmalıyız. Şehirleri canlandırmalı , yiyecek tedarikini korumalı ve hastalıklar için tedaviler bulmalıyız. Kısaca anlatmak gerekirse, gelecek nesillerin bizi güzel hatırlayacağı şeyler yapmalıyız.(2)

Bunu nasıl yapabiliriz?

Bina Venkataraman bunu yapmamız için bir kaç adım anlattı. Bunlar;

1. Geleceği hayal etmeliyiz. Teknolojinin ilerlemesi ile toplum yeniden oluştu. Geçmişte olmayan ve gelecekte , belki de daha da hızlı bir şekilde, yeni yaşam dinamikleri getirecek araçlar var. Bundan dolayı, geleceği uzun süreli tahmin edemeyebiliriz. Uzun süreli çözümler için geleceği yazının başında da yazdığım gibi zihinsel zaman yolculuğu ile hayal etmeliyiz. Bunu rol yapma oyunları ile yapabiliriz. Böylece, olabileceklere bakış açımızı genişletiriz. Bu Pentagon’da da kullanılan bir yöntem.

2. Gençleri dinlemeliyiz. Onlar bu anın ve geleceğin parçası. Farklı bakış açılarıyla bizlere fikir verebilirler. Onlarla daha fazla beraber çalışmalıyız.

3. Miras değil, hatıralar bırakmalıyız. Hatıra derken demek istenilen, gelecek nesillerin bir sonrakine de rahatlıkla bırakabileceği kaynaklar. Onlara öyle şeyler bırakmalıyızki, bulundukları her zamanda kullanabilinir kaynakları olmalı. Şuan bunu amaçlayan Dear Tomorrow adında bir oluşum var. Buradan gelecek nesillere, kendi çocuklarınız veya insanlık olabilir, mesaj bırakabiliyorsunuz. Onlara bırakmak istediğiniz dünyayı anlatabiliyor ve kendi yapabileceklerinizi düşünebiliyorsunuz. (3)

Bina Venkataraman beni nasıl etkiledi?

Venkataraman oldukça değerli fikirleri olan bir kadın. En çok neyin etkilediğini sorarsanız, cevabım insanı merkeze koyan çözüm odaklı adımlar paylaşması. Bir başka beni etkileyen şey ise, teleskop metaforu. Ted konuşmasında teleskop metaforunu gelecek hakkında düşüncelerinde kullanıyor. Tam olarak yazmak gerekirse, “Bunları, ufku taradıklarında kullanılan eski kaptanların gönderdiği teleskoplar gibi bir şey olarak düşünün. Sadece mesafe ve okyanusa bakmak yerine, bu araçlar gelecek zamana bakmak içindir.” diyor. (4)

Konuyu toparlamam gerekirse;

Dünya hem ekolojik hem de fiziksel anlamda büyük bir değişim yaşıyor. Gelecek nesillere yaşayabilecekleri bir dünya bırakmalıyız. Bunun için kullanılmış ve çözüm getirmeyen adımlar yerine, çözüm getiren ileriye dönük adımlar atmalıyız. Bu anlamda “Gelecek nesiller için neler yapabiliriz?” sorusu yeni bakış açıları sağlıyor.

(1) Venkataraman, Bina. “ The power to think ahead in a reckless age” Filmed 2019. TED video, 13:10. https://www.ted.com/talks/bina_venkataraman_the_power_to_think_ahead_in_a_reckless_age/transcript

(2) Why you should think about being a good ancestor — and 3 ways to start doing it. İdeas.ted (blog), 27 Ağustos, 2019. Erişim Ağustos, 2019. https://ideas.ted.com/why-you-should-think-about-being-a-good-ancestor-and-3-ways-to-start-doing-it/

(3) Why you should think about being a good ancestor — and 3 ways to start doing it. İdeas.ted (blog), 27 Ağustos, 2019. Erişim Ağustos, 2019. https://ideas.ted.com/why-you-should-think-about-being-a-good-ancestor-and-3-ways-to-start-doing-it/

(4) Venkataraman, Bina. “ The power to think ahead in a reckless age” Filmed 2019. TED video, 13:10. https://www.ted.com/talks/bina_venkataraman_the_power_to_think_ahead_in_a_reckless_age/transcript

Ya olursa? – Afrofütüristik Bilim Kurgu Yazarı Nnedi Okorafor

Nnedi Okorafor “ Kendi hikayeni yaz ve yazmaktan korkmayın” diyor. Nnedi Okorafor, Marvel dünyasının yazarlarından biri. Ondan önce de Binti üçlemesiyle dikkatleri çeken bir yazar. BAFTA, Hugo, Nebula, World Fantasy Award gibi birçok ödülü var. (1)

Neden bu kadın hakkında yazıyorum?

Kitap yazmak çok değerli bir yetenek. Hayal gücü gerektiriyor. Bu yazarın benim dikkatimi çeken noktası ise, yaptığı bir konuşmada bilim kurgu alanında en çok sorulan sorulardan biri olan “Ya olursa?” sorusunu kullanması. (2) “Ya bu teknoloji gerçekten olursa?”, “Ya robotlar dünyayı ele geçirirse?”, ve benzer bir çok soru aklımıza geliyor. “Ya olursa?” sorusu bilim kurgu alanında bir şey seyreder veya okurken sorduğumuz sorulardan biri.

Okorafor demin de yazdığım gibi eserleriyle dikkatleri çeken bir yazar. Son zamanlarda ise Marvel evreninden bildiğimiz Black Panther karakterinin kız kardeşini, Shuri, ve Wakanda, karakterin yaşadığı yer, hakkında sırf kadın karakterlerden oluşan hikayeler yazması. Ataerkil düzenin hakim olduğu bilim kurgu dünyasında kadınları ön plana çıkaran bir kadın yazar oldukça gülümseten bir olay. (3)

Görsel: Marvel

Sanatçı: Sam Spratt

Bu kadını diğer yazarlardan farklı kılan özelliği nedir?

Okorafor Amerika’da büyümüş bir Afrikalı ve afrofütüristik tarzında eserler yazıyor. Küçüklüğünde Jules Verne gibi yazarları okumuyor. Kendini onlarda görmüyor. 2000’li yıllarda Afrika’ya ailesini ziyarete gittiğinde teknoloji ile kültürün buluşmasından etkileniyor ve o konu hakkında yazmaya başlıyor. Yazının başında yazdığım sözün tamamını yazmam gerekirse; “Kendi hikayeni yaz ve yazmaktan korkmayın. Hikayenizi varsayılana uyacak şekilde değiştirmeyin; yapabileceğiniz en kötü şey budur. Büyük başarılar bulabilirsin ve işe yarıyor – birçok kez işe yaradığını gördüm – ama gerçekten derin bir yön ve ayrıca derin bir yaratıcı doyum istiyorsanız, kendi hikayenize sadık kalın”. Okorafor bu anlamda fark yaratmış bir yazar. Eserlerinde de bu özgünlüğü rahatlıkla görebilirsiniz. Karakterlerini yazarken hep kendi kültürünü yerleştiriyor. (4)

Onun için bilim kurgu ise bilinen bilim kurgudan ayrı. Ona göre bilim kurgu; teknoloji, toplum, sosyal sorunlar, gezegenimizin ötesi ve içi hakkında spekülasyonlar yapar ve ayrıca siyasi tarzının en etkili ve en önemli bölümlerinden. Batı temelli bilim kurguyu çoğunlukla beyaz ve ataerkil buluyor. (5)

Bana göre yazarın inanılmaz bir gücü var; değiştirme. Dünyayı kendi hayal gücüyle değiştirebiliyor. İnanılmaz bir gözlem ve kendini ifade etme gücü var. Yazarın okuduğum son bir başka özelliği ise değişime inanması. Değişimin değişim getirdiğine inanıyor. “Değişim değişime yol açar” diyor. (6)

Konuyu toparlamam gerekirse;

Nnedi Okorafor ilham veren kadınlardan biri. Sorularla düşünmesi, kendine duyduğu saygı ve dünyayı değiştirme gücü ile çok önemli bir yazar. Onu okurken ve dinlerken beni çok etkilendim. Dilerim size de ilham olur.

(1)“Write your story, and don’t be afraid to write it” — a sci-fi writer talks about finding her voice and being a superhero. İdeas.ted (blog), 17 Ekim, 2018. Erişim Ağustos, 2019. https://ideas.ted.com/write-your-story-and-dont-be-afraid-to-write-it-a-sci-fi-writer-talks-about-finding-her-voice-and-being-a-superhero/.

(2) Okorafor, Nnedi. “ Sci-fi stories that imagine a future Africa” Filmed 2017. TED video, 9:19. https://www.ted.com/talks/nnedi_okorafor_sci_fi_stories_that_imagine_a_future_africa

(3)“Write your story, and don’t be afraid to write it” — a sci-fi writer talks about finding her voice and being a superhero. İdeas.ted (blog), 17 Ekim, 2018. Erişim Ağustos, 2019. https://ideas.ted.com/write-your-story-and-dont-be-afraid-to-write-it-a-sci-fi-writer-talks-about-finding-her-voice-and-being-a-superhero/.

(4) “Write your story, and don’t be afraid to write it” — a sci-fi writer talks about finding her voice and being a superhero. İdeas.ted (blog), 17 Ekim, 2018. Erişim Ağustos, 2019. https://ideas.ted.com/write-your-story-and-dont-be-afraid-to-write-it-a-sci-fi-writer-talks-about-finding-her-voice-and-being-a-superhero/.

(5) Okorafor, Nnedi. “ Sci-fi stories that imagine a future Africa” Filmed 2017. TED video, 9:19. https://www.ted.com/talks/nnedi_okorafor_sci_fi_stories_that_imagine_a_future_africa

(6) Okorafor, Nnedi. “ Sci-fi stories that imagine a future Africa” Filmed 2017. TED video, 9:19. https://www.ted.com/talks/nnedi_okorafor_sci_fi_stories_that_imagine_a_future_africa

Çocuklarda Ten Rengi Algısı

TBWA/Belgium 18 Mart tarihinde Mater Dei İlkokulu’nda Samen Onderwijs Maken (SOM) için çocukların ten rengi algısını ölçen bir deney yaptı. Deneyde öğrencilere boyamaları için bir çocuk figürü verdiler. İlk olarak, çocuğun üstünü yeşil saçını da turuncuya boyamalarını söylediler. Çocuklar direktifi takip ettikten sonra, teni kendi boyamalarını istediler. Çocukların ten rengi için seçtikleri renk dikkatleri çekti. Çocukların hepsi, farklı ten renklerine sahip çocuklar vardı, ten renkleri ne olursa olsun açık pembeyi seçti. (1)

Deneyin devamı 21 Mart Irkçılığa Karşı Uluslararası Günü‘nde yapıldı. Çocuklara bu sefer hiç bir direktif verilmedi. Çocuklar ilkinden farklı olarak, daha çok kendilerine benzeyen şekilde boyadılar. (2)

Açık pembenin önemi nedir?

Demin de yazdığım gibi, çocuklar ten rengi olarak birbirlerinden farklıydı. Çocukların bu seçimi yapması gördükleri insan modelini gösteriyor. Bigumigu’daki yazıda da belirtildiği gibi, “Çocuklar, çevresinde yaşanan gelişmeler ve olaylardan etkilenerek gelişimlerini sürdürür. Medya, öğretiler, yetişkinlerin birbirleriyle ve çocuklarla etkileşimleri çocuklar üzerinde farklı sonuçlar doğurabilir. Edinilen bu bilgiler gelişim çağında olan insanların hayat görüşlerini biçimlendirir.”. (3)

TBWA/Belgium ve SOM bu alanda farkındalığı arttırmak için 7 farklı ten rengi bulunan bir boya seti yarattı. (4) Bundan önce Crayola bu anlamda dikkat çeken markalarda birisiydi. Marka, 1992 yılında “Multicultural” adını verdikleri ve ırk ayırmadan ten renklerinin bulunduğu ürünleri tanıttı. (5)

Deney ne anlatıyor?

Deney dış etkenlerin üstümüzdeki etkisini anlatıyor. Deneyin videosunda Joost Lowyck’inde dediği gibi, “Çocuklar onlara gösterdiğimiz dünyayı görüyor.”. (6) Onlara kendileri gibi olabilecekleri bir dünya göstermemiz gerekiyor.

(1) Oğuz Gazan, Çocukların Gözünden Şaşırtan Ten Rengi Algısı, son güncelleme 23 Temmuz, 2019, https://bigumigu.com/haber/cocuklarin-gozunden-sasirtan-ten-rengi-algisi/

(2) Oğuz Gazan, Çocukların Gözünden Şaşırtan Ten Rengi Algısı, son güncelleme 23 Temmuz, 2019, https://bigumigu.com/haber/cocuklarin-gozunden-sasirtan-ten-rengi-algisi/

(3) Oğuz Gazan, Çocukların Gözünden Şaşırtan Ten Rengi Algısı, son güncelleme 23 Temmuz, 2019, https://bigumigu.com/haber/cocuklarin-gozunden-sasirtan-ten-rengi-algisi/

(4) Oğuz Gazan, Çocukların Gözünden Şaşırtan Ten Rengi Algısı, son güncelleme 23 Temmuz, 2019, https://bigumigu.com/haber/cocuklarin-gozunden-sasirtan-ten-rengi-algisi/

(5) When did you introduce Crayola Multicultural products?, erişim 2 Ağustos, 2019,

https://www.crayola.com/faq/another-topic/when-did-you-introduce-crayola-multicultural-products/

(6) Bostoen, Jeroen, director. TBWA\Belgium – SOM – The Color Experiment. Vimeo, TBWA Worldwide, 2019, vimeo.com/337592638.

İsim Hatırlamak

Yeni veya yeni insanlarla tanıştığınız ortamlarda konuşmalar nasıl başlar?

İlk olarak isimlerimizi söyleriz. İsimlerimiz bizi tanıtan ilk kimliğimiz. İsimlerimiz bunun dışında bizi diğer insanlardan ayıran en net farklılıklarımızdan biri. Adınız ve soyadınız kim olduğunuzu anlatır.

Tanıştıktan sonra isimleri nasıl hatırlarsınız?

İsim hatırlamak insan ilişkilerini geliştirmekte en önemli etken olabilir. Birçok uzman isim hatırlamak ve hafızayı kuvvetlendirmek için çalışma yapıyor. Yazı için kaynaklara bakarken ben de gezegenlerin sırasını öğrendim ve size hala hatırladığımı söyleyebilirim. 🙂

Hatırlamak için nasıl teknikler kullanılıyor?

Her şeyden önce bilmeniz gereken, isim unutmak bir problem değil. Kötü veya iyi hafıza diye bir şey yok, yalnış strateji var. Bir kişinin ismini hatırlayamıyorsanız, özellikle yeni bulunduğunuz ortamlarda olabilir, iyi irtiba yaratmak isteğinizden dolayı dikkatiniz dağılabilir. (1) Böyle durumlarda tanıştığınız kişilerin isimlerini hatırlamak için aşağıda yazılanları takip edebilirsiniz;

1. Reklam ve film müzikleri aklımızda kalan ve asla unutmayacağımız şeylerden olabilir. Size küçüklüğünüzün reklam müziklerini sorsam hepsi aklınıza çoktan gelmiş olabilir. Birisiyle tanışırken reklam müzikleri gibi aklınızda kalacak şekilde bağlantı kurun. Bunu sizin için en eğlenceli şekilde yapın.

2. Bağlantı kurduktan sonra, bağlantı kurduğunuz şey ile karşınızdaki kişiyi birleştirin.

3. Bir tablo varmış gibi düşünüp kişinin yüzünü ortasına yerleştirin. Tablonun ortasına koymak isimle bağlantı kurmak için çok önemli. Yoksa ismi hatırlayıp kişinin yüzünü unutabilirsiniz.

4. İsmi tekrar sormaktan çekinmeyin. İsmi tam olarak duymadığınızı veya hatırlamayacağınızı düşünüyorsanız, “ Özür dilerim, demin arkadan ses geldiği, veya başka o an olabilecek bir şey, için sizi tam olarak duyamadım. İsminizi tekrar söyler misiniz?” sorusunu sorun. (2)

Yukarıda yazanlar dışında Catherine Clifford başka yöntemler de paylaştı. Bunların en önemli noktalarından bir tanesi dikkatti. Clifford dikkatinizi karşı tarafa vermenin çok önemli olduğunu belirtti. Onun yöntemlerine bakmak gerekirse, aşağıda yazanları paylaştı.

1. Karşınızdaki insanla tanışmanın sizin için neden önemli olduğunu düşünün. Motivasyon kaynağınızı bilirseniz daha kolay isim hatırlarsınız.

2. Birisiyle tanıştığınızda kendi kendinize “Bu kişinin ismi nedir?” diye sorun. Bu soru sadece o kişiye odaklanmanızı sağlar.

3. Kişi ismini söyledikten sonra elini sıkarak “Tanıştığımıza memnun oldum Ayşe.” deyin. El sıkmak karşı tarafın ismini tekrarlayabileceğiniz sınırlı durumlardan biri olabilir.

4. Kafanızda sadece içinde bulunduğunuz muhabbet olmalı. Anda kalırsanız tam anlamıyla karşı tarafı dinleyebilirsiniz.

5. Kişinin kolay hatırlayacağınızı düşündüğünüz bir fiziksel yüz özelliğini seçin.

6. İsim ile bildiğiniz bir şey – hikaye, kişi, veya obje – arasında bir bağ kurun.

7. Kişi ile bağlantı kurduğunuz şey arasında zihinsel bir resim çizin. Örneğin Ayşe’nin soyadı Akıllı ise, onu gözünde gözlük bir kütüphanede hayal edin.

8. Uzun ve zor isimleri hafızanızda bölün. Eğer Ayşe’nin tam adı Ayşe Sevinç Akıllıoğulları ise, Ayşe’yi sevinçle akıllı ve oğulları olan bir eve girerken hayal edebilirsiniz.

9. Yüz özelliklerini görsel imajlarla bağlayın. Ayşe’nin gözleri parlaksa gözünden ay ışığının çıktığını düşünebilirsiniz.

10. Konuşma bittikten sonra “Görüşmek üzere Ayşe.” diyerek vedalaşın.

11. Günün sonunda ismi tekrar düşünün. (3)

Andrew E. Budson M. D. ‘de bu adımlara benzer adımlar yazdı. Diğerlerinden farklı olanlarına baktığımızda;

1. Kişinin ismi ile sizin için anlamı olan bir şeyi birleştirin. Mesela, Ayşe kardeşinizin ismi olabilir.

2. Kardeşiniz, kurduğunuz bağlantı, ve karşınızdaki kişi ile arasında zihinsel bir imaj kurun. Kardeşiniz Ayşe’nin gözlüklerini kişinin yüzüne yerleştirebilirsiniz.

3. Kişide ismi hatırlatacak bir şey – takı, obje, yüzü, saçı gibi- bulun. Kardeşinizle karşınızdaki kişinin saçları aynı renk olabilir.

4.İsmi konuşmada veya sonra tekrarlayın yöntemlerini anlattı. (4)

*Bilgiler https://www.psychologytoday.com/us/blog/managing-your-memory/201807/how-remember-names sitesinden alınmıştır.

Genel olarak bakarsam;

İsim hatırlamak ilişkileri güçlendiren bir şey. İnsanlar isimlerini duyarak konuştuklarında daha samimi ve cana yakın olabiliyor. İnsanlara isimleriyle hitap etmek onları önemsediğinizi gösteriyor. Eğer yakın bir zamanda yeni girdiğiniz bir ortam olursa ellerini sıkıp isimlerini kullanarak yanlarından ayrılın. Bu onlara hem onları önemsediğinizi hem de konuşmanızdan zevk aldığınızı gösterecektir. İnsanların diğer hayvanlardan farkı, sosyal varlıklar olması. Diğer insanlarla olan iletişimimiz hayatlarımızı ilerletiyor. Bundan dolayı, isim hatırlamanın ileri zamanlarda da katkısı olduğuna inanıyorum.

(1) Remember people’s names once and for all — by using this technique from memory champs. İdeas.ted (blog), 16 Ocak, 2019. Erişim 24 Temmuz, 2019. https://ideas.ted.com/remember-peoples-names-once-and-for-all-by-using-this-technique-from-memory-champs/.

(2) Remember people’s names once and for all — by using this technique from memory champs. İdeas.ted (blog), 16 Ocak, 2019. Erişim 24 Temmuz, 2019. https://ideas.ted.com/remember-peoples-names-once-and-for-all-by-using-this-technique-from-memory-champs/.

(3) Catherine Clifford, 11 memory hacks to remember the names of everyone you meet

, son güncelleme 6 Ekim, 2016, https://www.cnbc.com/2016/09/21/11-memory-hacks-to-remember-the-names-of-everyone-you-meet.html

(4) Andrew E. Budson M.D., How To Remember Names, son güncelleme 28 Temmuz, 2018, https://www.psychologytoday.com/us/blog/managing-your-memory/201807/how-remember-names

Merak Nedir?

Merak nedir?

1.Bize yeni şeyler keşfetmemizi sağlayan duygu.

2.Daha somut anlatmak gerekirse, bir konuyu daha ileri görmemizi sağlayan duygu.

3.Tarihe baktığımızda, bugün kullandığımız şeylerin kökü.

4. İnsanları gökyüzüne bakmaktan oraya gidecek araçları yaptıran şey.

Ted konuşmalarına konu bulmak için baktığımda karşıma “Bunu yazabilirim.” dedirten güzel bir konu çıktı. Konu yapılan bir teleskop hakkındaydı. Konuyu araştırırken bunu merak ile birleştirirsem çok güzel bir yazı olur diye düşündüm.

Bu teleskop neydi?

Dev Macellan Teleskobu, şuan yapılmakta olan dünyanın dünyanın en büyük teleskobu. 2025 yılında yapımı bitecek. NASA’nın yapmış olduğu Hubble Teleskobu’ndan 10 kat daha net görüntüler verecek. (1) Örnek vermek gerekirse, Philadelphia’da bir insan bozuk para tuttuğunda New York’da bu teleskopla paranın kabartmasını, meşalesini, görebilecekler. (2)

Bu görüntü nasıl sağlanacak?

“Bundan 6 yıl sonra kullanıma sunulduğunda dünya üzerinde yer alan en geniş rasathaneye dönüşmesi beklenen GMT, her biri yaklaşık 8.2 metreden oluşan 6 adet yekpare aynadan oluşuyor. Baştan sona yaklaşık 25 metre olan teleskop, 368 metre karelik bir alanı kaplayacak.” (3) Teleskop Şili’de Vallenar, Atacama çölünde olacak. Şuan bir aynası yapılmış ve diğer 4 ayna ise farklı aşamalarda olmak üzere yapılıyor. Aynalar çiçek şeklinde yerleştirilecek. Arizona Üniversitesi Optik Bilimler Fakültesi’nde Asistan Profesör olan Dae Wook Kim, “Evrenin doğduğu zamana ait fotoğraflarını çekmek istiyoruz.” dedi. Bu teleskop ile yıldızların oluşumları ve daha uzakta olan gezegenlerini incelemek istiyorlar. Teleskobun, en temel sayılabilecek, katkılarından biri ise gökbilimcilerin evrenin ebediyetini incelemesini sağlayacak ve temel fizik yasalarımızı test edebilmesi. (4) Evrenin %97’si hala bilinmiyor ve Dev Macellan bu yüzdeyi azaltabilecek icatlardan biri. (5)

Fotoğraf GMTO’dan alınmıştır.*

Bu konu neden önemli?

Demin de yazdığım gibi merak yeni şeyleri keşfetmemizi sağlayan duygu ve Dev Macellan Teleskobu bu duyguyu yansıtan bir gelişme. Bütün detayları yanı sıra, Kim’in “Evrenin doğduğu zamana ait fotoğraflarını çekmek istiyoruz.” (6) sözü çok etkileyici.

Merak neden önemli?

Merakın duygusal, fiziksel, sosyal hatta sağlıksal faydaları var. Bunları anlatmak gerekirse;

1. Hayatta kalmamıza yardımcı olur. Yenilikçilik arayışı ve yenilik,farkında olmamıza ve sürekli değişen çevremiz hakkında bilgi edinmemize yardımcı oluyor. Bu nedenle beyinlerimiz yeni şeylerle karşılaştığımızda dopamin ve diğer iyi hissettiren kimyasalları serbest bırakmak için gelişmiş olabilir.

2. Meraklı insanlar daha mutlu. Araştırmalar, merak seviyelerinin daha yüksek pozitif duygu düzeyleri, daha düşük kaygı düzeyi, yaşamdan daha fazla memnuniyet ve daha fazla psikolojik sağlık ile ilişkili olduğunu gösteriyor. Tabii ki, en azından kısmen, daha mutlu olan insanlar daha çok meraklı olma eğiliminde olabilirler, ancak yenilik bizi iyi hissettirdiği için , diğer tarafa da gitmesi muhtemel görünüyor.

3. Başarıyı arttırır. Araştırmalar, merakın okulda daha fazla keyif ve katılım ve daha yüksek akademik başarı ile işyerinde daha fazla öğrenme, katılım ve performans sağladığını ortaya koyuyor. Sağduyu gibi gözükebilir, ancak ne yaptığımıza daha çok merak ve ilgi duyduğumuzda dahil olmak, çaba göstermek ve iyi yapmak daha kolay.

4. Empatimizi genişletebilir. Başkalarını merak ettiğimiz ve her zamanki sosyal çevremizin dışındaki insanlarla konuştuğumuzda, yaşamları, deneyimleri ve dünya görüşlerini kendimizinkinden daha iyi anlayabiliyoruz. Bir dahaki sefere yabancı biriyle, özellikle de size benzemeyen biriyle onlarla kişisel bir düzeyde iletişime girmeyi ve ne söyleyecekleriyle ilgilendiğinizi göstermeyi deneyin.

5. İlişkileri güçlendirmeye yardımcı olur. Bir araştırma yabancılardan kişisel soruları sormalarını ve cevaplamalarını istedi, süreç bilimcileri “karşılıklı kendini açıklama” diyorlardı. İletişimde gerçek merak gösterdiklerinde insanların daha sıcak ve daha çekici olarak değerlendirildiğini buldular (olumlu ve olumsuz duygu seviyeleri eşin çekicilik ve yakınlık duygularını etkilememiştir). Bu, birine karşı merak göstermenin onlarla yakınlığınızı geliştirmenin harika bir yolu olduğu anlamına geliyor.

6. Merak, sağlık hizmetlerini iyileştirir. Araştırmalar, doktorların hastalarının bakış açılarını gerçekten merak ettikleri zaman, hem doktorların hem de hastaların daha az öfke ve hayal kırıklığı yaşadıklarını ve daha iyi kararlar aldıklarını ve sonuçta tedavinin etkinliğini artırdığını gösteriyor. (7)

Yazıyı toplamam gerekirse;

Merak her alanda çok önemli bir duygu. Merak insanları bir şeyi yapmaya daha istekli ve genel anlamda da açık fikirli yapıyor. Dev Macellan Teleskobu bütün özellikleri, öncelikle evrenin oluştuğu zamanı gösterebilme, ile uzay biliminde 50 yıl yeni buluşlar için yol açacak. (8) Şahsi anlamda konuşursam, ben bir ağabeyle büyüdüm ve Süperman en sevdiğim süper kahraman. En sevdiğim kurgu filmleri için uzay çok güzel bir tema ve “Geleceğe Dönüş” gibi filmlerin de şuanki teknolojiyi nasıl gösterdiğini düşünürsek uzay temalı filmlerin bilim insanlarını bir şekilde etkilediğini düşünüyorum.

(1) Muhsin Bayram, Dev Macellan Teleskobu: Bilmeniz Gerekenler, son güncelleme 9 Kasım, 2017, https://www.technopat.net/2017/11/09/dev-macellan-teleskobu-uzayi-10-kat-daha-net-goruntuleyecek/

(2) Building Giant Magellan, the world’s largest telescope, son güncelleme 18 Temmuz, 2019, https://www.cbsnews.com/news/giant-magellan-telescope-building-the-worlds-largest-telescope/

(3) Muhsin Bayram, Dev Macellan Teleskobu: Bilmeniz Gerekenler, son güncelleme 9 Kasım, 2017, https://www.technopat.net/2017/11/09/dev-macellan-teleskobu-uzayi-10-kat-daha-net-goruntuleyecek/

(4) Jay Bennett, The Deep Space Eye in the Desert, son güncelleme 14 Şubat, 2018, https://www.popularmechanics.com/space/telescopes/a13978782/giant-magellan-telescope-chile-atacama/

(5)Building Giant Magellan, the world’s largest telescope, son güncelleme 18 Temmuz, 2019, https://www.cbsnews.com/news/giant-magellan-telescope-building-the-worlds-largest-telescope/

(6)Jay Bennett, The Deep Space Eye in the Desert, son güncelleme 14 Şubat, 2018, https://www.popularmechanics.com/space/telescopes/a13978782/giant-magellan-telescope-chile-atacama/

(7)Emily Campbell, Six Surprising Benefits of Curiosity, son güncelleme 24 Eylül, 2015, https://greatergood.berkeley.edu/article/item/six_surprising_benefits_of_curiosity

(8)Muhsin Bayram, Dev Macellan Teleskobu: Bilmeniz Gerekenler, son güncelleme 9 Kasım, 2017, https://www.technopat.net/2017/11/09/dev-macellan-teleskobu-uzayi-10-kat-daha-net-goruntuleyecek/

Çevre Yasası için Mezuniyet Mirası

Merriam Webster’da dünyanın tanımı ;

-Yerkürede* insan varlığının durumu

-insanları ve üzerindeki her şeyi içeren Yerküre

-Yerkürenin sakinleri: insan ırkı.

Bu tanıma baktığımızda, insanların dünyadaki varlığını, önemini, görüyoruz. (1) Başka bir tanım daha ekleyecek olursak, bu “ Yerkürenin insanlı hali” olabilir. Yerküre var ama dünya bizimle oluşuyor. “Dünyayı nasıl daha iyi yapabiliriz?” sorusu da odaklanılması gereken önemli sorulardan birisi. Filipinler’de devlet tarafından mezun olacak öğrenciler için yeni bir şart çıktı. Çevre Yasası için Mezuniyet Mirası’na göre mezun olmak isteyen öğrenciler 30 ağaç dikmek zorundalar. (2)

Daha detaylı anlatmak gerekilirse;

Sanayi ve tarım arazilerinin yayılmasıyla Filipinler’de ormansızlaşma artmaya başladı. Tarihe baktığımızda, 1934’den 1988’e kadar 24.2 milyon dönüm kayıp yaşandı. Ormansızlaşmanın önüne geçmek için yeni yasa senatoya gönderildi. (3)

Yasa ile ne amaçlanıyor?

Gary Alejano bir neslin toplam 525 milyar ağaç dikeceğini öngördüklerini söyledi. Yapılan açıklamaya göre, her yıl anaokulundan 12 milyon, liseden 5 milyon ve üniversiteden 500.000 öğrenci mezun oluyor. Bu hesaba göre, her yıl toplam 175 milyon yeni ağaç dikilecek. (4)

* Görseldeki bilgiler Forbes kaynağından alınmıştır.

Yasa nasıl hayata geçecek?

Hükümet fide üretimi, saha tespiti, izleme, değerlendirme ve teknik destek verecek. Dikilecek ağaçlar, bölgelerin topografyasına ve iklim yapılarına göre belirlenecek. Ağaçların dikileceği alanlar; ormanlar, Mangrov ormanları ve sit alanları, askeri ve sivil araziler, kentsel alanlar, aktif olmayan veya terk edilmiş maden sahaları ve diğer uygun alanlar olacak. (5)

Bu yasa neden önemli?

Bu yasa, hem açıklanan rakamlar hem de öngörülen etkiler açısından gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakabileceğimizi gösteriyor. Bizim büyükler olarak görevimiz, onlara güzel bir dünya bırakmak. Tekrar yukarıdaki dünya tanımını düşündüğümüzde, insanın varlığını koruması için yeryüzünü de koruması gerekiyor.

*Yerküre: yeryüzü, toprak (Earth kelimesinin türkçe karşılığı)

(1) Peter Stefanyi, Who do we want to “Save” here?, son güncelleme Ekim 2018, https://www.theworldgame.org/en/who-do-we-want-to-save

(2) Ece Burgaz, Filipinler’de Mezun Olmak İsteyen Her Öğrenciye 10 Ağaç Dikme Şartı, son güncelleme 14 Haziran, 2019, https://bigumigu.com/haber/filipinler-de-mezun-olmak-isteyen-her-ogrenciye-10-agac-dikme-sarti/

(3) Trevor Nace, New Filipino Law Requires Every Student To Plant 10 Trees If They Want To Graduate, son güncelleme 29 Mayıs, 2019, https://www.forbes.com/sites/trevornace/2019/05/29/new-filipino-law-requires-every-student-to-plant-10-trees-if-they-want-to-graduate/#3401398e5aeb

(4)Trevor Nace, New Filipino Law Requires Every Student To Plant 10 Trees If They Want To Graduate, son güncelleme 29 Mayıs, 2019, https://www.forbes.com/sites/trevornace/2019/05/29/new-filipino-law-requires-every-student-to-plant-10-trees-if-they-want-to-graduate/#3401398e5aeb

(5)Ece Burgaz, Filipinler’de Mezun Olmak İsteyen Her Öğrenciye 10 Ağaç Dikme Şartı, son güncelleme 14 Haziran, 2019, https://bigumigu.com/haber/filipinler-de-mezun-olmak-isteyen-her-ogrenciye-10-agac-dikme-sarti/